Loading...
08.08.2022

Yediemin Hakkında Doğrudan Haciz Kararı Verilmesinin İsabetsizliği

T.C. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 
E. 2015/32470
K. 2016/3297
T. 10.2.2016

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Alacaklı tarafından borçlu .... aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, 10.01.2008 tarihinde haczedilen menkullerin yediemin olarak şikayetçi .. Matbaası ... A.Ş.`ye teslim edildiği, istihkak davasının reddedildiği gerekçesi ile alacaklı tarafın İİK`nun 358. maddesi uyarınca yedieminin menkul ve gayrimenkulleri üzerine haciz konulmasını istediği, icra müdürlüğü tarafından talebin yerine getirilmesi üzerine şikayetçi icra mahkemesine başvurusunda; sair itirazları ile birlikte kendisine İİK`nun 358. maddesi kapsamında gönderilen muhtırada uyulmamasının sonuçlarının açıklanmadığı ve ihtar edilmediğini ileri sürerek 12.05.2015 ve 28.04 2015 tarihli memur işlemlerinin iptalini talep ettiği, mahkemece şikayetin kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.

İİK`nun 358. maddesi gereğince; üçüncü kişi icraca haczolunup kendisine bırakılan malları icra dairesinden istendiği anda evvelki vaziyetinde iade ile mükelleftir. Bu suretle eline bırakılan malların kendisine atfolunamıyacak bir sebepten dolayı telef veya ziyaını ispat edemiyen üçüncü kişi hakkında ceza takibinden başka evvelce tesbit edilmiş olan kıymetler, hükme hacet kalmaksızın icra dairesince re`sen tazmin ettirilir.

Buna göre İİK`nun 358. maddesi hükmü gereğince, üçüncü şahıs, icra müdürlüğünce haczolunup yediemin olarak kendisine bırakılan malları, icra dairesince talep edildiğinde evvelki vaziyetinde iade ile mükelleftir. Ancak Kanun`un bu hükmünün uygulanabilmesi, yediemine usulüne uygun tebligat yapılıp sorumlu tutulduğu miktarı ödemesi için icra müdürlüğünce, malların hazır edilmesi istenilen yerin kendisine usulüne uygun bir şekilde bildirilmesine bağlıdır.

Somut olayda takip dosyasının incelenmesinde; haciz tutanağına göre yediemin olarak tayin edilip hacizli mallar kendisine teslim edilen üçüncü kişi şikayetçiye verilen sürede, bu paranın yatırılmaması ya da üçüncü kişi tarafından icra mahkemesine başvuru yapılarak muhtıranın iptali yönünde bir karar sunulmaması halinde, üçüncü kişinin şahsi sorumluluğuna gidileceği yönünde muhtıra tebliğ edilmeden yediemin hakkında doğrudan haciz kararı verildiği görülmüştür.

Bu durumda, mahkemece şikayetin bu sebeple kabulü gerekirken, yazılı gerekçe ile kabulü isabetsiz ise de; sonuçta üçüncü kişi şikayetçinin istemi kabul edildiğinden, sonucu itibariyle doğru olan kararın onanması gerekmiştir.

SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarda yazılı sebeplerle İİK`nun 366. ve HUMK`nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 29,20 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.