ÖZET : Taraflar arasında davaya konu işlerin imali konusunda herhangi bir yazılı sözleşme yapılmadığı çekişmesizdir. Ne var ki, davacının icra takibi konusu yaptığı imalatın yapıldığı kanıtlandığı ve bu işlerin davalı yararına faydalı ve zaruri işlerden olduğu anlaşıldığı takdirde B.K.nın 410 ve devamı maddeleri uyarınca vekaletsiz iş görme hükümlerine göre istenebilir.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükümün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Dava, davacı yanca yapıldığı ileri sürülen imalat bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itiraz üzerine açılan itirazın iptali, takibin devamı ve %40 icra inkar tazminatının ödetilmesi istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı yüklenici, davalı üniversitenin muhtelif inşaat ve onarım işlerini yaptığını ancak bedelinin ödenmediğini iddia ederek icra takibi başlatmış, davalı iş sahibi ise yapıldığı ileri sürülen işlerin Kamu İhale Yasası çerçevesinde yapılmadığını, o sebeple davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Taraflar arasında davaya konu işlerin imali konusunda herhangi bir yazılı sözleşme yapılmadığı çekişmesizdir. Ne var ki, davacının icra takibi konusu yaptığı imalatın yapıldığı kanıtlandığı ve bu işlerin davalı yararına faydalı ve zaruri işlerden olduğu anlaşıldığı takdirde B.K.nın 410 ve devamı maddeleri uyarınca vekaletsiz iş görme hükümlerine göre, yanlar arasında yazılı sözleşme bulunmasa bile, bedelini talep etmeye hakkı bulunmaktadır. Nitekim davalı yanca dosyaya ibraz edilen ve davalının Yapı İşleri ve Teknik Daire Başkanı ile iki mühendisinin imzasının bulunduğu 25.2.2009 tarihli raporda, davacı firmanın 2006 ve 2007 yıllarında davaya konu işleri herhangi bir sözleşme düzenlenmeden yaptığı bildirilmiştir. Bu itibarla uyuşmazlık konusu işlerin neler olduğu davacıya açıklattırılıp bu husustaki deliller de toplandıktan sonra mahallinde uzman bilirkişi refakatiyle keşif yapılmak suretiyle yapıldığı saptanan işlerin yapıldıkları tarihteki serbest piyasa rayiçleri ile bedelinin hesaplattırılıp hüküm altına alınması gerekmektedir.
Değinilen hususlar nazara alınmaksızın, taraflar arasında eser sözleşmesinin varlığının kanıtlanamadığından bahisle red kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan sebeplerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükümün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödenen temyiz peşin harcının istenmesi halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 12.07.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Baytok Hukuk Bürosu olarak web sitemizi geliştirmek, kullanışlı, etkili ve güvenli hale getirmek amacıyla çerezler (cookie) kullanıyoruz. Sitemizde gezinmeye devam etmeniz halinde cihazınızdaki çerezlere erişebileceğimizi de kabul ediyorsunuz. Ayrıntılı bilgiye ve çerezleri engelleme yöntemlerine Çerez Politikası’dan ulaşabilirsiniz.
Kabul et ve Kapat