Loading...
17.05.2022

Taşınmaz Satışları

T.C. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 
E. 2012/5690
K. 2012/7584
T. 13.3.2012

ÖZET : Kendisine tebligat yapılacak kimse veya tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.Somut satış ilanının borçluya 7201 Sayılı kanunun 21. maddesine göre tebliğ edildiği, ancak tebliğ evrakında muhtarın imzasının bulunmadığı görülmüştür. Bu sebeple anılan tebliğ işlemi usulsüzdür.

Öte yandan, tebliğ evrakı kime tebliğ edilmişse onun imzasıyla tebliğ memurunun adı, soyadı ve imzasının tebliğ evrakında bulunması gerekmektedir. Diğer borçluyaa gönderilen satış ilanına dair tebligat evrakının incelenmesinde tebliğ memurunun adı ve soyadının yazılı olmadığı belirlenmiş olmakla, adı geçen borçluya yapılan satış ilan tebliğ işlemi de usulsüzdür.Taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi ise başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde mahkemece, açıklanan sebeplerle borçluların şikayetinin kabulüyle ihalenin feshine karar verilmesi gerekir.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği düşünüldü :

KARAR : Borçlu şirkete satış ilanının 7201 Sayılı Tebligat Kanunu`nun 21. maddesi uygulanmak suretiyle tebliğ edilmek istenildiği anlaşılmaktadır.

7201 Sayılı Tebligat Kanunu`nun 21. maddesine göre; "Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.

Hükmi şahıslar adına ve bunların ticaret sicilinde yazılı adreslerine gönderilen tebligatların 7201 Sayılı Kanunun 21. maddesine göre yapılmış olması halinde tebliğ memurunun Tüzüğün 28. maddesindeki koşulları araştırması gerekli değildir. Zira, muhatabın adreste bulunmaması halinde, bunun nedeninin belirlenmesi ve tevziat saatinden sonra adrese dönüp dönmeyeceğinin tesbit edilmesi gerçek kişiler yönünden zorunlu olup, hükmi şahısların sıfatı ve niteliği itibariyle böyle bir araştırmanın yapılmamış olması, tebligatın usulsüzlüğü sonucunu doğurmaz.

Somut satış ilanının borçlu E... Ltd. Şti.ne 7201 Sayılı kanunun 21. maddesine göre tebliğ edildiği, ancak tebliğ evrakında muhtarın imzasının bulunmadığı görülmüştür. Bu sebeple anılan tebliğ işlemi 7201 Sayılı kanunun 21. maddesine aykırı olduğundan, usulsüzdür.

Öte yandan. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu`nun 23. maddesinin 19.03.2003 gün ve 4829 Sayılı Kanunla yapılan değişik 8. bendi gereğince "tebliğ evrakı kime tebliğ edilmişse onun imzasıyla tebliğ memurunun adı, soyadı ve imzasının" tebliğ evrakında bulunması gerekmektedir ( HGK. nun 08.10.2008 tarih ve 2008/12-536 E. - 2008/574 K. sayılı kararı ). Diğer borçlu M. B.`a gönderilen satış ilanına dair tebligat evrakının incelenmesinde tebliğ memurunun adı ve soyadının yazılı olmadığı belirlenmiş olmakla, adı geçen borçluya yapılan satış ilan tebliğ işlemi de usulsüzdür.

İ.İ.K.nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi ise başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde mahkemece, açıklanan sebeplerle borçluların şikayetinin kabulüyle ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kabulüyle mahkeme kararının yukarda yazılı sebeplerle İ.İ.K.366 ve H.U.M.K.nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 13.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.