Loading...
19.04.2022

Sanıklar Müdafiileri Tarafından Rapora Karşı Beyanda Bulunmak İçin Süre Talep Üzerine İstem Doğrultusunda İşlem Yapılması Gerekir

T.C. Yargıtay 14.Ceza Dairesi 
Esas: 2016/ 2454 
Karar: 2016 / 7120 
Karar Tarihi: 17.10.2016
ÖZET: Mağdurenin yaşının tespitine ilişkin Adli Tıp Genel Kurulu raporunun geldiği belirtilerek mahkemece okunmasının ardından hazır bulunan sanıklar müdafileri tarafından rapora karşı beyanda bulunmak için süre talep üzerine istem doğrultusunda işlem yapılması gerekir.
(5237 S. K. m. 103) (5271 S. K. m. 52, 150, 151, 188, 219, 289)
Dava: İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi.
Dairemizin incelemeye konu 2016/9239 Esas sayılı dosyası ile iş bu temyize konu dosya arasında hukuki, şahsi ve fiili bağlantı olduğundan, dosyaların 17.10.2016 tarihinde birlikte incelenerek sonuçlandırılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:

Karar: 01.10.2015 günlü celsede, mağdurenin yaşının tespitine ilişkin Adli Tıp Genel Kurulu raporunun geldiği belirtilerek mahkemece okunmasının ardından hazır bulunan sanıklar müdafileri tarafından rapora karşı beyanda bulunmak için süre talep üzerine istem doğrultusunda işlem yapılması yerine, mahkemece savunma hakkı kısıtlanarak süre talebinin ret edilmesi ve aynı duruşmada sanık ... müdafiilerin istifa edip duruşma salonundan ayrılmaları üzerine onların yokluklarında karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK`nın 150/3, 151, 188/1 ve 289/1-e maddelerine aykırı davranılması,

Mağdurenin kovuşturma evresinde istinabe yoluyla alınan ifadesi 5271 sayılı CMK`nın 52/3. maddesi gereğince kamera yardımıyla kayda alınıp CD`ye aktarılarak dosya içerisine konulmuş ise de, aynı Kanunun 219/1. maddesi uyarınca duruşmada yapılan işlemlerin teknik araçlarla kayda alınması halinde bu kayıtların vakit geçirilmeksizin yazılı tutanağa dönüştürülerek mahkeme başkanı veya hakim ile zabıt katibi tarafından imzalanması zorunlu olduğundan, mağdurenin görüntülü alınan ifadesine ait CD`nin istinabe yoluyla işlem yapan mahkemece dökümünün yaptırılıp, yazılı tutanak haline getirtilerek dosya içerisine konulması gerektiğinin gözetilmemesi,

Sonuç: Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK`nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17.10.2016 tarihinde üye ...`ın karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

Hükmün verildiği 01.10.2015 tarihli duruşma tutanağına göre, olay tarihinde mağdurenin 15 yaşının içinde olduğuna ve bitirmediğine ilişkin Adli Tıp Genel Kurulunun raporu okunarak taraflara diyecekleri sorulmuştur. Sanık ... müdafiileri rapora karşı savunmalarını yapmakla birlikte ayrıca inceleyip beyanda bulunmaları için süre istemişler, mahkemece bu talepleri yargılamayı uzatmaya matuf görülerek reddedildiğinde ise, esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmalarını yaparken yine anılan rapora yönelik itirazlarını ayrıntılı olarak mahkemeye bildirmişlerdir.

Sanıklar müdafiileri yargılama süresince yaşa itirazlarını gerekçeleriyle birlikte bildirmişlerdir. En son verilen Adli Tıp Genel Kurulu raporundan önce aldırılan ve dosyaya intikal eden aynı doğrultuda verilmiş Adli Tıp İhtisas Kurulları ile Gaziantep Üniversitesi Şahinbey Araştırma ve Uygulama Hastanesinin raporları dosyada mevcuttur. Sanıklar ve müdafiileri bu raporlardan haberdar edilmiş, yargılama süresince inceleme, itirazlarını ve kanıtlarını bildirme imkanı verilmiştir. Açıklanan durum ve son rapor ayrıntılı inceleme gerektiren yeni veya karmaşık bir durum ortaya koymaması karşısında, savunmalarını da yapmalarına rağmen tekrar ek süre istemlerinin mahkemece reddedilmesinde savunma haklarını kısıtlayıcı bir yön bulunmadığından, diğer bozma nedenleri yerinde olmakla birlikte, bu nedenle de hükmün bozulmasına dair sayın çoğunluğun görüşüne iştirak edilmemiştir.