Loading...
25.04.2022

Memur Muamelesini Şikayet Davası

T.C. Yargıtay 12.  Hukuk Dairesi
E. 2013/16244
K. 2013/24495
T. 1.7.2013

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

KARAR : İİK.nun 82/12. maddesi gereğince, borçlunun "haline münasip" evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı, adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki "aile" terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar. İcra mahkemesince, borçlunun sözü edilenlerle birlikte barınması için zorunlu olan haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli bedel bilirkişilere tesbit ettirildikten sonra, haczedilen yerin kıymeti bundan fazla ise satılmasına karar verilmeli ve satış bedelinden yukarıda nitelikleri belirlenen mesken için gerekli olan miktar borçluya bırakılmalı, kalanı alacaklıya ödenmelidir.

Bu kıstasları aşan nitelik ve evsaftaki yerlerle, makul ölçüleri geçen oda ve salonu kapsayan ve ikamet için zorunlu öğeleri içeren bir meskenin dışındaki yerler, maddede öngörülen amaca aykırıdır.

Somut olayda, mahkeme tarafından hükme esas alınan bilirkişi raporunda taşınmazın satılması halinde borç miktarının düşülmesi sonucu geriye kalan miktar ile borçlunun haline münasip bir ev alamayacağı ifade edilmiş olup, anılan rapor bu hali ile hüküm kurmaya elverişli değildir Zira raporda belirtilmesi gereken husus haczedilen yerin kıymetinin borçlunun haline münasip bir evi alabilmesi için gereken miktardan fazla olup olmadığıdır.

Yine bilirkişi raporu ile haczedilen evin asansörlü ve merkezi sistem kaloriferli, pvc doğrama ile kapatılmış iki adet balkon ve biri ebeveyn banyolu üç adet oda salon banyo ve wc`den oluşan 130 m² alanlı bir daire olduğu belirlenmekle, bu kez borçlu ve ailesinin barınabileceği daha mütevazi bir semtte makul ölçüleri geçen oda ve salonu kapsamayan ve ikamet için zorunlu öğeleri içeren bir evi alabileceği değer belirlenmemiştir. Rapor bu hali ile de hüküm kurmaya elverişli değildir.

O halde mahkemece borçlunun bulunduğu yerden daha mütevazi bir semtte, daha mütevazi koşullarda haline münasip evin değerinin belirlenerek, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01/07/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.