Loading...
26.04.2022

Satış İlanı Tebligatına Kanun Hükmüne Göre Tebligat Yapılması Gerektiğine İlişkin Şerhin Yazılmamış Olduğu

T.C. Yargıtay 12.Hukuk Dairesi 
Esas: 2016/ 19868 
Karar: 2017 / 11839 
Karar Tarihi: 03.10.2017
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
 
Borçlunun ödeme emrinin usulsüzlüğü şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
 
7201 Sayılı Tebligat Kanunu`nun bilinen adrese tebligatı düzenleyen 10. maddesinin 1. fıkrasına göre; tebligat, muhatabın bilinen en son adresinde yapılır. 6099 Sayılı Yasa`nın 3. maddesi ile eklenen aynı maddenin 2. fıkrasına göre ise, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat bu adrese yapılır. 
 
Aynı Kanun`un tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina başlıklı 21. maddesine, 6099 Sayılı Yasa`nın 5. maddesi ile eklenen 2. fıkrasında; "Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır" hükmü yer almaktadır.
 
Söz konusu 7201 Sayılı Yasa`nın 10. maddesi ile ilgili değişikliğe ilişkin kanun gerekçesinde, kişilere getirilen adres kayıt sistemi zorunluluğu ile birlikte işleyişin kolaylaştığı dile getirilmiş, ancak yapılan yeni düzenlemeyle, öncelikle yine bilinen en son adrese tebligat yapılacağı, tebligatın yapılmasını isteyenin veya tebligatı çıkartan makamın bildirdiği adresin, tebligata elverişli olmadığının anlaşılması ya da bu adrese tebligat yapılamaması halinde, muhatabın 5490 Sayılı Kanun`a göre adres kayıt sistemindeki adresinin bilinen en son adresi olarak kabul edileceği ve tebligatın buraya yapılacağı açıklanmış, değişiklik ile birlikte adres kayıt sistemi dışında başkaca adres araştırması yapılmasının gerekmeyeceği vurgulanmıştır.
 
7201 Sayılı Yasanın 21. maddesi ile ilgili değişikliğe ilişkin kanun gerekçesinde ise, 21/1. maddeye göre bilinen en son adrese çıkartılan tebligattan sonuç alınamazsa, 10. madde gereği adres kayıt sistemindeki adres esas alınarak başkaca araştırma yapılmaksızın o adrese tebligat çıkarılacağı açıklanmıştır. Bunun yapılabilmesi için de, tebligatı çıkaran merciin, adresin, adres kayıt sistemindeki ... adresi olduğunu ve bu adrese tebligat yapılacağını tebliğ evrakında belirtmesi gerekmektedir.
 
Tüm bu açıklamalar doğrultusunda kişiye önce bilinen en son adresi esas alınarak Tebligat Kanunu`nun 21/1. maddesine göre tebligat çıkartılmalı, adres tebligata elverişli değilse ya da tebligat yapılamazsa, adres kayıt sistemindeki adresine buna ilişkin şerh verilerek 21/2. madde uyarınca tebligat çıkartılmalıdır.
 
Ayrıca Tebligat Kanunu`nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesinde "Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır, ayrıca başkaca adres araştırması yapılmaz. 79. maddenin ikinci fıkrasına göre renkli bastırılan tebligat zarfında, adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek bu adrese tebligat yapılacağına dair meşruhata yer verilir" hükmü yer almaktadır. Bu yönetmeliğe göre; 7201 Sayılı Tebligat Kanunu`nun 21/2. maddesi gereğince tebligat yapılabilmesi için, tebliği çıkaran mercice, tebligat çıkarılan adresin, muhatabın, adres kayıt sistemindeki adresi olduğuna ve bu adrese tebligat yapılacağına dair tebliğ evrakı üzerine kayıt düşülmesi zorunludur. Yani; tebligatı çıkaran merci tarafından, adres kayıt sitemine ilişkin olarak şerh verilmeden tebliğ memuru tarafından 21/2. maddeye göre tebliğ işlemi yapılamaz. 
 
Somut olayda, satış ilanı tebligatının şikayetçiye, tebligat zarfı üzerine ``... adresi`` ibaresi yazılarak çıkarıldığı, bu adresin, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğunun ve TK.`nun 21/2. maddesine göre tebligat yapılması gerektiğine ilişkin şerhin yazılmamış olduğu, tebliğ memuru tarafından; "gösterilen adreste tevziat saatlerinde kimse olmadığından muhatabın dışarı gittiğini aynı binada isim ve imzadan imtina eden komşu tarafından beyan edilmesi üzerine tebliğ evrakı ilgili mahalle muhtarına teslim edilerek tebliğ adresine 2 nolu haber kağıdı yapıştırılıp isim ve imzadan imtina eden komşuya haber verilmiştir" şerhi verilerek 05.01.2016 tarihinde tebliğ işleminin tamamlandığı, ödeme emri tebligatının, bu haliyle TK.`nun 21/2. maddesine uygun olmadığı görülmüştür. Ayrıca, muhatabın tevziat saatlerinden sonra adrese döneceğinin TK.`nun 21/1 ve Tebligat Yönetmeliğinin 30. maddeleri gereğince araştırılmadığı, tebligatın muhtara teslim edildiğinin, muhataba haber verilmek üzere komşuya veya yöneticiye ya da kapıcıya bildirilmediği anlaşıldığından dolayı tebligat, TK.`nun 21/1, 23/7. ve Tebligat Yönetmeliğinin 30 ve 35/1-f maddelerine göre de usulsüzdür.
 
O halde, mahkemece; usulsüz tebligat şikayetin kabulü ile 7201 sayılı Tebligat Kanunu`nun 32. maddesi uyarınca borçlunun bildirdiği öğrenme tarihinin, tebliğ tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. 
 
Sonuç: Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK`nun 366 ve HUMK`nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.10.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.