Loading...
24.06.2022

Mahkemeler Taleple Bağlıdır Tarafların Taleplerinden Fazlasına Karar Veremezler

T.C. Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 
E: 2015/ 20968 
K: 2016 / 9341 
T: 07.06.2016

ÖZET: Karar tarihinde geçerli olan AAÜT`ye göre davanın red ya da kabul sebebinin aynı olmasına bağlı olarak birden fazla davacı ve davalı için tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir. Oysa ki somut olayda manevi tazminat istemlerinin kabul ve reddi üzerinden taraflar lehine ayrı ayrı vekalet ücreti kararlaştırılmış olup bu hususta doğru görülmemiştir.
(6100 S. K. m. 26

Dava ve Karar: Davacılar murisinin, iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle, 66.196,66 TL maddi tazminatın yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline (`nin poliçe kapsamı doğrultusuna maddi tazminattan sınırlı ve sorumlu olmak kaydıyla) 30.000.00TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte davalılardan A.Ş`den alınarak davacılara verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davalılar vekillerince istenilmesi ve davalılardan A.Ş. vekilince de duruşma talep edilmesi üzerine, dosya incelenerek, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 07/06/2016 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalılardan A.Ş. vekili Avukat geldi. Karşı taraf ile diğer davalı adına gelen olmadı. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan Avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı gün Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü ve aşağıda karar tesbit edildi. 

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere, kanuni gerektirici sebepler ile temyiz dilekçelerinin kapsamına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine.

2-Dava, 04.12.2009 tarihli iş kazasında vefat eden sigortalının hak sahiplerinin tazminat istemlerine dairdir.

Mahkemece; 33.098,33-TL maddi tazminatın 04/12/2009 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı baba ...`e ödenmesine( Davalı Şirketi`nin poliçe kapsamı doğrultusuna 11.397,96 TL maddi tazminattan sınırlı ve sorumlu olmak kaydıyla ), 33.098,33-TL Maddi tazminatın 04/12/2009 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı anne ...`e ödenmesine Şirketi`nin poliçe kapsamı doğrultusunda 10.319,15-TL maddi tazminattan sınırlı ve sorumlu olmak kaydıyla), davacı anne baba için 10.000,00`er-TL, davacı kardeşler için ise 5.000,00`erTL manevi tazminatın 04/12/2009 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı `den tahsili ile davacılara ödenmesine karar verilmiştir.

6100 Sayılı HMK`nın 26.maddesi kapsamında mahkemeler taleple bağlılık kuralına göre tarafların talep sonuçları ile bağlı olup ondan daha fazlasına karar veremezler.

Somut olayda, davacılar vekili 16.03.2015 tarihli hesap raporu doğrultusunda davasını ıslah ederek davacı anne ve baba için maddi tazminat talebini ayrı ayrı 33.098,00-TL`ye çıkartmış fakat bu miktar tazminatların 11.397,96-TL`lik ve 10.319,15-TL`lik kısımlarının davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini geri kalan kısımlarının ise yalnızca davalı A.Ş.`den tahsilini talep etmiştir. Halin böyle olmasına göre davacı anne ve baba için hüküm altına alınan 33.098,33`er-TL`lik maddi tazminatların her iki davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesinin HMK`nın 26. maddesinde tanımını bulan talebin aşılması neticesini doğurduğu açıktır. Zira yukarıda da belirtildiği üzere davacılar vekilinin talebi davcı baba için 11.397,96-TL, davacı anne için ise 10.319,15-TL maddi tazminatın davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline ilişkin olup bakiye maddi zararlar yalnızca davalı sigorta şirketinden istenmiştir.

Ayrıca karar tarihinde geçerli olan AAÜT`ye göre davanın red ya da kabul sebebinin aynı olmasına bağlı olarak birden fazla davacı ve davalı için tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir. Oysa ki somut olayda manevi tazminat istemlerinin kabul ve reddi üzerinden taraflar lehine ayrı ayrı vekalet ücreti kararlaştırılmış olup bu hususta doğru görülmemiştir.

O halde, davalı şirketlerin vekillerinin bu hususları da içeren temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.

Sonuç: Kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davalılardan A.Ş. yararına takdir edilen 1.350.00TL. duruşma Avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine, 07.06.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.