Loading...
22.06.2022

Sahtecilik Dolandırıcılık Açık Tarihli Senet

T.C. Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 
E: 2016/ 12041 
K: 2017 / 6378 
T: 28.09.2017

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı...’in yanında işe başlamak için kendisine teminat amacıyla 500 TL bedelli ve açık tarihli senet verdiğini, işten ayrıldığında bu senedi geri alamadığını, dava dışı ... ile davalının 500 TL` lik senette tahrifat yaparak 9.500 TL haline getirdikten sonra müvekkili hakkında ihtiyati haciz kararı aldığını, bu senet ile ... 26. İcra Müdürlüğü’nün 2010/15534 Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi yapılarak müvekkilinin evinde haciz yapıldığını, bu haciz esnasında doğumdan yeni gelen eşinin fenalık geçirdiğini, dikişlerinin açıldığını, eşinin ve kendisinin binadaki komşularına küçük düşürüldüğünü ve rencide edildiğini, taşınmak zorunda kaldıklarını, haciz baskısı altında ödeme yapmak için müvekkilinin kredi çektiğini, yaptığı ödemelerin iadesini, maddi ve manevi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, takibe konu senedi müvekkilinin hiç görmediğini, takibe konu senet ile ilgisinin olmadığını, dava dışı ...’ in davacıdan alacağı olduğundan bahisle elinde bir senet olduğunu bu senedi müvekkili üzerinden takibe koydurduğunu, yapılan tahsilatında müvekkiline verilmediğini, ayrıca davacının şikayeti üzerine ... 14. Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/94 Esas sayılı dosyasında sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından müvekkiline dava açıldığını, yargılama sonucunda alınan bilirkişi raporu doğrultusunda müvekkilinin beraatine karar verildiğini belirterek, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, davalının takibe konu 500 TL`lik senedin ...`e, davacı ... tarafından verildiğini, senetteki 500 TL’lik miktarın önüne 9 eklenmek suretiyle 9.500 TL`lik senet haline getirtildiğini, bu şekilde kendisi tarafından takibe konulduğunu, ... 14. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2012/94 Esas sayılı dosyasındaki kararına yansıyan beyanlarında kabul ettiği, davalının haksız fiil ve davranışları ile davacının manevi zarara maruz kaldığı gerekçesiyle, 9.500 TL maddi tazminat ve 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 

1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2- Dava konusu senedin 500,00 TL olarak düzenlendiği davacı beyanı ile sabit olup somut olayda davacı bu miktar yönünden borçludur. Her ne kadar bu durum davalı tarafından temyize getirilmediğinden dikkate alınmamış ise de borçlu olan davacının hangi sebeplerle manevi zarara uğradığı kanıtlanamadığından icra takibine uğradığından bahisle manevi zarara hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Kabul şekliyle uyuşmazlık konusu bononun tahrif edilmiş halinin 9.500,00 TL olduğu ve 10.000,00 TL manevi zarara hükmedildiği değerlendirildiğinde iki miktar arasında hak ve dengenin de dikkate alınmamış olması da isabetsiz olmuştur.

SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 28/09/2017 gününde oyçokluğuyla karar verildi.