ÖZET : Dava boşanma davasıdır.
Dava dilekçesi davalıya doğrudan mernis adresinde tebliğ edilmiştir. Adres kayıt sisteminde bulunan adresin bilinen son adres olarak kabul edilebilmesi için bilenen en son adrese tebligat yapılmamış olması veya bu adresin tebligata elverişli olmaması halinde mümkündür. Bilinen adresin tebligata elverişli olmadığı anlaşılmadan veya bu adresinde tabligat yapılamadığı görülmeden doğrudan mernis adresinde tebligat yapılması, yapılan tebligatı usulsüz kılar. Dava dilekçesinin tebliğ evrakında mernis adresi olduğu belirtilmeksizin davalının adresine gönderilmesi, şayet tebligat yapılamaz ise sistemdeki bilinen son adres olduğu kabul edilerek tebligat çıkarılmalıdır. Bu nedenle, davalının cevap dilekçesi ve yetki itirazı süresindedir. Süresinde olan yetki itirazının öncelikle ve esasa girilmeden hadise şeklinde incelenerek sonuçlandırılması, sonucun davalıya bildirilmesi, ön inceleme duruşmasına davet edilerek delillerini bildirmesi için süre verilerek yargılamaya devam edilmesi gerekir.
DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava dilekçesi davalıya doğrudan mernis adresinde 7201 sayılı Tebligat Kanununun 21/2. maddesine göre tebliğ edilmiştir. Adres kayıt sisteminde bulunan adresin bilinen son adres olarak kabul edilebilmesi için bilenen en son adrese tebligat yapılmamış olması veya bu adresin tebligata elverişli olmaması halinde mümkündür. Bilinen adresin tebligata elverişli olmadığı anlaşılmadan veya bu adresinde tabligat yapılamadığı görülmeden doğrudan mernis adresinde tebligat yapılması, yapılan tebligatı usulsüz kılar; bir başka açıdan dava dilekçesinin tebliğ evrakında mernis adresi olduğu belirtilmeksizin davalının adresine gönderilmesi, şayet tebligat yapılamaz ise Tebligat Kanununun 10/2. maddesi uyarınca sistemdeki bilinen son adres olduğu kabul edilerek tebligat çıkarılmalıdır. Bu nedenle, davalının 13.10.2014 tarihinde vermiş olduğu cevap dilekçesi ve yetki itirazı süresindedir. Süresinde olan yetki itirazının öncelikle ve esasa girilmeden hadise şeklinde incelenerek sonuçlandırılması, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 163-164. maddeleri uyarınca sonucun davalıya bildirilmesi (HMK.m.138), ön inceleme duruşmasına davet edilerek (HMK.m.139) delillerini bildirmesi için süre verilmesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanununun 143. vd. maddelerince yargılamaya devam edilerek sonucu uyarınca hüküm kurulması gerekirken, eksik tahkikatla yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre temyize konu sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istenmesi halinde yatırana iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Baytok Hukuk Bürosu olarak web sitemizi geliştirmek, kullanışlı, etkili ve güvenli hale getirmek amacıyla çerezler (cookie) kullanıyoruz. Sitemizde gezinmeye devam etmeniz halinde cihazınızdaki çerezlere erişebileceğimizi de kabul ediyorsunuz. Ayrıntılı bilgiye ve çerezleri engelleme yöntemlerine Çerez Politikası’dan ulaşabilirsiniz.
Kabul et ve Kapat