Loading...
15.08.2022

Tahliye Davası

T.C. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 
Esas: 2006 / 11068 
Karar: 2006 / 13978 
Karar Tarihi: 27.06.2006

ÖZET: Tahliyeye konu taşınmazın aile konutu olup olmadığının belirlenmesi gerekir. Üçüncü kişinin aile mahkemesinde açmış bulunduğu bu yerin aile konutu olduğuna yönelik davanın akibetinin beklenilmesine ve o davanın sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir.

Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü: 

Karar: İİK.nun 276. maddesinde hükmünü içermektedir. Görüldüğü üzere kural olarak, eşlerden birisi diğerine karşı ve ona tebaen taşınmazda oturduğundan boşanma gerçekleşse bile İİK. nun 276/son madde hükmü gereğince 3. kişi konumunda değildir. Ancak; kural bu olmasına karşın tahliyeye konu konutun olarak kullanıldığı, şikayetçi eşin halen bu yerde çocukları ile birlikte oturmaya devam ettiği ileri sürüldüğüne göre, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun başlıklı 194/1. maddedeki eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz> hükmü karşısında tahliyeye konu taşınmazın aile konutu olup olmadığının belirlenmesi gerekecektir. Mahkemece HGK. nun 26.10.2005 tarih ve 2005/12-676 E. 2005/600 K. sayılı kararı da dikkate alınarak üçüncü kişinin aile mahkemesinde açmış bulunduğu bu yerin aile konutu olduğuna yönelik davanın akibetinin beklenilmesine ve o davanın sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. 

Sonuç: Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK. nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 27.06.2006 gününde oybirliği ile karar verildi.