Loading...
06.07.2022

Haksız Rekabet

T.C. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 
E. 2012/4857
K. 2012/6266
T. 18.4.2012

ÖZET : Dava, haksız rekabet sebebiyle maddi-manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Davacı yanın iddiaları arasında 554 Sayılı KHK hükümleri uyarınca tescilli tasarımlarından söz edilmiş ise de, bu tasarımlardan kaynaklanan haklara dayanılmadığından uyuşmazlıkta söz konusu KHK hükümlerinin uygulama yeri bulunmamaktadır. Bu durumda, T.T.K.hükümlerinin uygulanması suretiyle çözümlenmesi gereken uyuşmazlıkta ticaret mahkemesi görevlidir. Bu nedenle, mahkemece yargılamaya devam olunarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada Kadıköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi`nce verilen 23.11.2011 tarih ve 2011/450-2011/797 Sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, alternatif reklam araçlarının üretici şirketlere kiralanması konusunda ticari faaliyet yürüten müvekkili şirkette çalışan davalılardan B. U, 31.1.2011 tarihinde istifa suretiyle işten ayrıldığını ve kendisiyle aynı alanda ticari faaliyet yürütmek üzere davalı şirketi kurduğunu, bu şirketin tanıtılması amacıyla oluşturulan internet sitesinin müvekkilinin sitesiyle birebir aynı olduğunu, davalının internet sitesinde faydalı model belgesine sahip olunduğu şeklinde yalan beyanlarda bulunulduğunu, davalının müvekkili şirket nezdindeki çalışması sürecinde öğrenmiş olduğu ticari bilgileri, davalının kendisine menfaat sağlamak amacıyla izinsiz olarak kullandığını, müvekkili şirket müşterilerine bu bilgileri kullanarak ve müvekkili şirketi kötüleyerek tekliflerde bulunduğunu, davalılardan B. U. hem kendi adına hem de ortağı olduğu davalı şirket adına gerçekleştirdiği bu eylemlerin haksız rekabet teşkil ettiğini, müvekkili şirketin maddi-manevi zarara uğradığını ileri sürerek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00 TL maddi tazminat ile 5.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalılar vekili, davanın Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi`nin görevi dahilinde olduğunu, öte yandan davacı yanın savcılığa yaptığı şikayetin takipsizlikle sonuçlandığını, davalılardan B. Ü.`e husumet yöneltilemeyeceğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

Mahkemece, uyuşmazlığa ihtisas mahkemesi olan Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi`nin bakması gerektiği gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine, dosyanın görevli İstanbul Fikri Ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.

Dava, T.T.K.nun 56 ve 57. maddelerine dayalı olarak varlığı ileri sürülen haksız rekabet sebebiyle maddi-manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Davacı yanın iddiaları arasında 554 Sayılı KHK hükümleri uyarınca tescilli tasarımlarından söz edilmiş ise de, bu tasarımlardan kaynaklanan haklara dayanılmadığından uyuşmazlıkta söz konusu KHK hükümlerinin uygulama yeri bulunmamaktadır. Bu durumda, T.T.K.hükümlerinin uygulanması suretiyle çözümlenmesi gereken uyuşmazlıkta ticaret mahkemesi görevlidir. Bu nedenle, mahkemece yargılamaya devam olunarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan sebeplerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödenen temyiz peşin harcın istemi halinde temyiz edene iadesine, 18.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.