Loading...
12.09.2022

Edimin İfasına Fesat Karıştırma

T.C. Yargıtay 5. Ceza Dairesi 
E. 2014/2574
K. 2014/5860
T. 28.5.2014

ÖZET : Sanık hakkında görülen dava edimin ifasına fesat karıştırma suçuna ilişkindir. Kamu görevlileri hakkında açılmış bir dava bulunmadığı, suçun adli birimlere intikalinden önce inşaatta denetim yapan kontrol görevlilerince tespit edilen bir kısım usulsüzlüklere dair sunulan rapor ve inşaattan alınan beton numunesinin analizi sonucunda Bayındırlık İl Müdürlüğünce inşaatın durdurulmasına karar verilmesi nedeniyle kamu görevlilerinin hukuka aykırı bir eylemlerinin de tespit edilemediği, faili olmayan suçta şerikliğin de mümkün olamayacağı nazara alınarak sanıkların beraetleri yerine, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde mahkumiyet kararları verilmesi doğru görülmemiştir.

DAVA : Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:

KARAR : Van Emniyet Müdürlüğünce ihalesi yapılan Çaldıran ilçesi öğrenci pansiyonu yapım ihalesi sonucunda 30.11.2006 tarihli yapım işlerine ait sözleşmeyi imzalayarak inşaatın yapımına başlayan firmanın yetkilisi sanıklar C. Y. ve Z. B. ile inşaatta kullanılacak malzemeleri temin eden M. S. A.`in, teknik şartname ve projeye aykırı olarak inşaatta eksik çimento ve malzeme kullanmak suretiyle edimin ifasına fesat karıştırdıkları iddiasıyla açılan kamu davasında, ihale konusu edimin yapım işlerine ilişkin olması nedeniyle sanıkların eylemlerinin TCK`nın 236/2-d maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği,

Ancak;

5237 sayılı TCK`nın 236. maddesinde edimin ifasına fesat karıştırma halleri yasa koyucu tarafından tahdidi olarak sayılmış olup, maddede sayılan seçimlik hareketlerin ya da faillik durumunun genişletilmesinin anılan Yasanın 2. maddesindeki kanunilik ilkesine aykırılık teşkil edeceğinde bir kuşku bulunmadığından, her ne kadar bir kısım öğretide özgü suç olarak kabul edilmese de madde metni gerekçesiyle birlikte incelendiğinde; 2. fıkranın “a” ve “b” bentlerinde yüklenici konumundaki kişiler ve temsilcileri ile edimin ifası sürecinde görev alan ilgili kamu görevlilerinin, “c”, “d” ve “e” bentlerinde ise edimin ifası sürecinde görev alan ilgili kamu görevlilerinin suçun faili olabileceğinden, dolayısıyla söz konusu suçun özel faillik niteliği taşıyan kimselerce işlenebileceğinde bir tereddüt bulunmadığının kabulü gerektiğinden, 5237 sayılı TCK`nın 40/2. maddesine göre özgü suç niteliğinde olan ve TCK`nın 236/2-d maddesi uyarınca edimin ifası sürecinde görev alan kamu görevlisi tarafından işlenebilen edimin ifasına fesat karıştırma suçuna iştirak eden diğer kişilerin azmettiren veya yardım eden olarak sorumlu tutulabilecekleri, somut olayda ise kamu görevlileri hakkında açılmış bir dava bulunmadığı, suçun adli birimlere intikalinden önce 04.07.2007 tarihinde inşaatta denetim yapan kontrol görevlilerince tespit edilen bir kısım usulsüzlüklere dair sunulan rapor ve inşaattan alınan beton numunesinin analizi sonucunda Bayındırlık İl Müdürlüğünce inşaatın durdurulmasına karar verilmesi nedeniyle kamu görevlilerinin hukuka aykırı bir eylemlerinin de tespit edilemediği, faili olmayan suçta şerikliğin de mümkün olamayacağı nazara alınarak sanıkların beraetleri yerine, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde mahkumiyet kararları verilmesi,

Kabule göre de;

Sanıkların eylemlerinin 5237 sayılı TCK`nın 236. maddesinin 2. fıkrasının hangi bendi kapsamında değerlendirildiğinin hükümde gösterilmemesi suretiyle CMK`nın 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,

SONUÇ : Kanuna aykırı, sanıklar müdafiileri ve sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK`nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.05.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.