Loading...
03.06.2022

Davada Süre Aşımı Bulunmadığı Hususunda

T.C. Danıştay 6.Dairesi
E:  2011/4980
K: 2012/1426
T: 30.03.2012 

ÖZET: İdare Mahkemesince, kentsel dönüşüm ve gelişim alanı sınır ilanına ilişkin dava konusu işlemin düzenleyici bir işlem olduğu gerekçesiyle askı tarihleri esas alınmak suretiyle davanın süre aşımı yönünden reddine karar verilmiş ise de, söz konusu sınır ilanına ilişkin belediye meclisi kararı, buna dayanılarak sonradan yapılan planlara altlık oluşturan ve bu planları yönlendiren bir işlem olup, olan niteliğinde düzenleyici bir işlem olarak kabulü mümkün bulunmamaktadır. Bu bağlamda, dava konusu karar ilan edilmiş ise de, bu işleme karşı dava açma süresinin ilan tarihinden değil öğrenme tarihi itibariyle başlayacağının kabulü gerekmektedir. Bu durumda, dava dilekçesinde kentsel dönüşüm ve gelişim alan sınırı belirlenmesine ilişkin işlemin, bu karara dayanılarak yapılan 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar plan değişikliği işlemleri ile birlikte öğrenildiğinin belirtilerek, bu planlar ile birlikte dava konusu edilmesi karşısında, davada süreaşımı bulunmadığından, İdare Mahkemesince işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekmektedir.

 

(2577 S. K. m. 6, 7, 11, 49) (5393 S. K. m. 73) (3194 S. K. m. 8)

 

İstemin Özeti: Ankara 6. İdare Mahkemesinin 14.01.2011 tarihli, E: 2010/2041, K:2011/76 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

 Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.

 Danıştay Tetkik Hakimi Ulya Emiroğlu’nun Düşüncesi: Dava konusu kentsel dönüşüm ve gelişim proje alanı sınır ilanına ilişkin belediye meclisi kararı, buna dayanılarak sonradan yapılan planlara altlık oluşturan ve bu planları yönlendirilen bir işlem olup, plan niteliğinde bir düzenleyici işlem olmadığından, öğrenme tarihinin esas alınması gerektiği, bu durumda bu işleme dayanılarak yapılan planlarla birlikte dava konusu edilen işlemde süre aşımı bulunmadığı düşünülmektedir.

 Danıştay Savcısı E. Emel Çelik`in Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.

 Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

 TÜRK MİLLETİ ADINA

 Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

 Dava, Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinin 14.09.2009 tarihli, 2154 sayılı kararı ile onaylanan Altındağ Uluslararası Ticaret Merkezi (UTM) Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Proje Alanı Sınırı ilanına ilişkin kararın iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, uyuşmazlık konusu işlemin 07.10.2009-06.11.2009 tarihleri arasında askıya çıkartıldığı, askı süresi içerisinde herhangi bir itirazda bulunulmadığı, son ilan tarihini takip eden günden itibaren 60 gün içerisinde dava açılması gerektiği halde, yasal süresi geçirildikten sonra 05.08.2010 tarihinde açılan davada süre aşımı bulunduğu gerekçesiyle, davanın süre aşımı yönünden reddine karar verilmiş, bu karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

 5393 sayıl; Belediye Kanununun 73. Maddesinde <Belediye, belediye meclisi kararıyla; konut alanları, sanayi alanları, ticaret alanları, teknoloji parkları, kamu hizmeti alanları, rekreasyon alanları ve her türlü sosyal donatı alanları oluşturmak, eskiyen kent kısımlarını yeniden inşa ve restore etmek, kentin tarihi ve kültürel dokusunu korumak veya deprem riskine karşı tedbirler almak amacıyla kentsel dönüşüm ve gelişim projeleri uygulayabilir. Bir alanın kentsel dönüşüm ve gelişim alanı olarak ilan edilebilmesi için yukarıda sayılan hususlardan birinin veya bir kaçının gerçekleşmesi ve bu alanın belediye veya mücavir alan sınırları içerisinde bulunması şarttır. Ancak, kamunun mülkiyetinde veya kullanımında olan yerlerde kentsel dönüşüm ve gelişim proje elem ilan edilebilmesi ve uygulama yapılabilmesi Bakanlar Kurulu kararına bağlıdır> hükmü yer almıştır.

 3194 sayılı İmar Kanununun, <Planların hazırlanması ve yürürlüğe konulması> başlıklı 8. maddesinin (b) bendinde: <İmar Planlan; Nazım İmar Planı ve Uygulama İmar Planından meydana gelir. Mevcut ise bölge planı ve çevre düzeni plan kararlarına uygunluğu sağlanarak, belediye sınırları içinde kalan yerlerin nazım ve uygulama imar planları ilgili belediyelerce yapılır veya yaptırılır. Belediye meclisince onaylanarak yürürlüğe girer. Bu planlar onay tarihinden itibaren belediye başkanlığınca tespit edilen ilan yerlerinde bir ay süre ile ilan edilir. Bir aylık ilan süresi içinde planlara itiraz edilebilir. Belediye Başkanlığınca belediye meclisine gönderilen itirazlar ve planları belediye meclisi onbeş gün içinde inceleyerek kesin karara bağlar. Onaylanmış planlarda yapılacak değişiklikler de yukarıdaki usullere tabidir> kuralı yer almaktadır. Öte yandan, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun başlıklı 7. maddesinde dava açma süresinin özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştay’da ve İdare Mahkemelerinde altmış gün olduğu; ilanı gereken düzenleyici işlemlerde dava süresinin, ilan tarihini izleyen günden itibaren başlayacağı, yine aynı Yasanın <Üst makamlara başvurma> başlıklı 11. maddesinde, ilgililer tarafından idari dava açılmadan önce, idari işlemin kaldırılması, geri alınması, değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılmasının üst makamdan, üst makam yoksa işlemi yapmış olan makamdan, idari dava açma süresi içinde istenebileceği, bu başvurunun işlemeye başlamış olan idari dava açma süresini durduracağı, altmış gün içinde bir cevap verilmezse isteğin reddedilmiş sayılacağı hususu kurala bağlanmıştır.

 Dosyanın incelenmesinden, Ankara İli, Altındağ İlçesi, Çankırı Caddesi ile Kazım Karabekir Caddesi arasındaki yaklaşık 22 hektarlık alam kapsayan Uluslararası Ticaret Merkezi proje alanıyla ilgili 1/1000 ölçekli uygulama imar planının Ankara 13. İdare Mahkemesinin 17.06.2008 tarihli, 2007/491, K: 2008/1056 sayılı kararı ile iptali üzerine, Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinin 14.09.2009 tarih ve 2154 sayılı kararı ile Uluslararası Ticaret Merkezi (UTM) Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Proje Alanı Sınırının 07.10.2009-06.11.2009 tarihleri arasında askıya çıkarılmak suretiyle ilan edildiği, davacı tarafından bu işlem ile birlikte Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinin 16.04.2010 tarihli, 1141 sayılı kararı ile kabul edilen 1/6000 ve 1/1000 ölçekli imar plan değişikliği işlemlerinin iptali istemiyle 06.08.2010 tarihinde açılan davada Ankara 6. İdare Mahkemesinin 26.06.2010 tarihli, E: 2010/1270, K: 2010/1155 sayılı kararı ile 2577 sayılı Yasanın 6. maddesinin 1. fıkrasına aykırılıktan dolayı dilekçenin reddine karar verildiği, söz konusu Uluslararası Ticaret Merkezi (UTM) Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Proje Alanı Sınırı ilanına ilişkin işleme yönelik yenilenen dilekçeyle acilen işbu davada süreaşımı bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

 İdare Mahkemesince, kentsel dönüşüm ve gelişim alanı sınır ilanına ilişkin dava konusu işlemin düzenleyici bir işlem olduğu gerekçesiyle askı tarihleri esas alınmak suretiyle davanın süre aşımı yönünden reddine karar verilmiş ise de, söz konusu sınır ilanına ilişkin belediye meclisi kararı, buna dayanılarak sonradan yapılan planlara altlık oluşturan ve bu planları yönlendiren bir işlem olup, olan niteliğinde düzenleyici bir işlem olarak kabulü mümkün bulunmamaktadır. Bu bağlamda, dava konusu karar ilan edilmiş ise de, bu işleme karşı dava açma süresinin ilan tarihinden değil öğrenme tarihi itibariyle başlayacağının kabulü gerekmektedir.

 Bu durumda, dava dilekçesinde kentsel dönüşüm ve gelişim alan sınırı belirlenmesine ilişkin işlemin, bu karara dayanılarak yapılan 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar plan değişikliği işlemleri ile birlikte öğrenildiğinin belirtilerek, bu planlar ile birlikte dava konusu edilmesi karşısında, davada süreaşımı bulunmadığından,       İdare Mahkemesince işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekmektedir.

 Açıklanan nedenlerle Ankara 6. İdare Mahkemesinin 14.01.2011 tarihli, E:2010/2041, K: 2011/76 sayılı kararının BOZULMASINA, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, bu Kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak 30.03.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.