Loading...
04.07.2022

Belge İbrazının Emredilmesi

T.C. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi
16. Hukuk Dairesi
E. 2017/355
K. 2017/1033
T. 3.4.2017

ÖZET : Mahkeme, üçüncü kişi veya kurumun elinde bulunan bir belgenin taraflarca ileri sürülen hususun ispatı için zorunlu olduğuna karar verirse, bu belgenin ibrazını emreder. Belgeyi ibraz etmesine karar verilen herkes, elindeki belgeyi ibraz etmek; belgeyi ibraz edememesi hâlinde ise, bunun sebebini delilleri ile birlikte açıklamak zorundadır. Mahkeme yapılan açıklamayı yeterli görmezse, bu kimseyi tanık olarak dinleyebilir.Mahkemece, resmi makamlardan araştırılması mümkün bulunan dava konusu kararın apostil şerhli aslı veya onanmış örneğini uluslararası usul kuralları gereği tenfizi istenen kararı veren yabancı mahkemeden getirterek sonucuna göre karar verilecektir.

Görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde, yargılama giderlerine o mahkeme tarafından hükmedileceği, görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkemenin dosya üzerinden bu durumu tespit edip, davacıyı yargılama giderini ödemeye mahkum edeceğinin belirlendiği, davalı vekilinin istinaf talebi yerinde olmadığından reddine karar verilmesi gerekir.

DAVA : Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi`nin 01/11/2016 tarih, 2016/70 esas, 2016/85 karar sayılı ilamları dairemize gelmekle, esasın 2017/355 sırasına kaydı yapıldıktan sonra, dosya incelendi:

KARAR : İ D D İ A :

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı şirketin Türk ortaklı Alman şirketi olduğunu, ticari faaliyetlerini Avrupa ülkelerinde yürütürken markasının davalı tarafından hukuka aykırı olarak kullanıldığını öğrendiğini, Alman Mahkemelerinde hukuk süreci başlattığını, tazminata hak kazandığını belirterek Federal Almanya Cumhuriyeti Frangfurt AM Mail Asliye Mahkemesinin 27/02/2014 tarih, 2-030182/13 numaralı ve 26/03/2014 tarih, 2-030182/13 sayılı kararları ile Munich 1.Asliye Mahkemesinin 26/01/2015 tarih ve 33011217/13 sayılı ve 09/12/2014 tarih, 33011217/13 sayılı kararlarının tanınması ve tenfizine karar verilmesini talep etmiştir.

S A V U N M A :

Davalı vekili cevap dilekçesinde; kararın Türkiye de tanınmasının mümkün olmadığını, Türk Mahkemelerinin münhasıran yetkisine girmeyen bir konuda verilmiş olan bir kararı tanıyamayacağını, tanıma ve tenfiz şartlarının bulunmadığını, bu sebeplerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

M A H K E M E K A R A R I :

Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi`nin 01/11/2016 tarih, 2016/70 esas, 2016/85 karar sayılı ilamı ile; "MÖHUK 50.madde gereği yabancı mahkeme kararlarının Türkiye de tenfizi için kararın kesinleşmiş olması ve bu hususun açıkça belli olması gerekli olup, davacı tarafa kesin süre verildiği halde ibraz edilen belgede hükmün dayanağı yabancı mahkeme kararı ve yargılama giderlerine ilişkin mahkeme kararını anlaşılır ve somut bir şekilde kesinleşme şerhi içermediğinden bu husus dava şartı olup, dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine" karar verildiği anlaşılmıştır.

İ S T İ N A F S E B E P L E R İ

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; yabancı mahkeme kararının kesinleşip kesinleşmediğinin bilirkişi yolu ile tespit edilmesini, ilk derece mahkemesi tarafından verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

Davalı vekili katılma yoluyla istinaf yoluna başvurarak Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi`nin 2015/912 esas, 2016/141 karar sayılı ilamı ile Bakırköy Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi`ne verilen görevsizlik kararında harç ve yargılama giderleri açısından hüküm kurulmadığını, bu sebeplerle davacının istinaf talebinin reddi ile katılma yoluyla istinaf taleplerinin kabulüne, görevsizlik kararı açısından harç ve yargılama giderlerine hükmedilerek yeniden hüküm kurulmasını istemiştir.

D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E :

Dava; yabancı mahkeme ilamındaki yargılama giderlerine ilişkin tenfiz talebidir.

Tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafından Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi`nin 2015/912 esas sayılı dosyasına açılan tanıma ve tenfiz davası mahkemenin 2015/912 esas, 2016/141 karar sayılı ilamı ile verilen görevsizlik kararı sonucunda Bakırköy 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi`nin 2016/70 esas sayılı dosyasına kaydolduğu anlaşılmıştır.

Tenfizi istenilen kararın apostil şerhli aslı ve onanmış örneğinin dosyaya sunulması için mahkemece davacı tarafa 2 ay kesin süre verildiği, verilen kesin süreye rağmen sunulmayan belgeye dayalı olarak tanıma ve tenfiz talebinin reddedildiği, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi`nin 16.03.2016 tarih, 2015/15002 esas, 2016/2870 karar sayılı ilamlarında da belirtildiği üzere; 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu`nun 221.maddesi uyarınca “Mahkeme, üçüncü kişi veya kurumun elinde bulunan bir belgenin taraflarca ileri sürülen hususun ispatı için zorunlu olduğuna karar verirse, bu belgenin ibrazını emreder. Belgeyi ibraz etmesine karar verilen herkes, elindeki belgeyi ibraz etmek; belgeyi ibraz edememesi hâlinde ise, bunun sebebini delilleri ile birlikte açıklamak zorundadır. Mahkeme yapılan açıklamayı yeterli görmezse, bu kimseyi tanık olarak dinleyebilir.” şeklindeki hüküm uyarınca davacı vekilince tenfizi istenilen kararın apostil şerhli aslı ve onanmış örneğinin davacının nezareti altında bir belge olmadığı gözetildiğinde, mahkemece, resmi makamlardan araştırılması mümkün bulunan dava konusu kararın apostil şerhli aslı veya onanmış örneğini uluslararası usul kuralları gereği tenfizi istenen kararı veren yabancı mahkemeden getirterek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, açıklanan gerekçeyle davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı, bu sebeple davacı vekilinin istinaf talebinin kabulünün gerektiği anlaşılmıştır.

Ancak istinaf kanun yoluna uygun olan öncelikle delillerin ilk derecede değerlendirilmesi ve bundan sonra başvuru olur ise Bölge Adliye Mahkemesi tarafından değerlendirilmesidir. Burada kanun koyucunun amacı ilk derece mahkemesinin bir delili hiç toplamamasının veya delil toplamış olsa bile bu delillerle ilgili hiçbir değerlendirme yapılmamasının, bir başka deyişle işi doğrudan Bölge Adliye Mahkemesi`ne havale edilmesinin önüne geçmek için HMK 353/1-a-6 maddesini düzenlemiştir.

Dava dosyamıza konu olayda mahkemece hiçbir delil toplanmadan yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfize yönelik davanın 2 aylık kesin süre içerisinde yabancı mahkeme kararının sunulmaması gerekçesiyle HMK 221.maddesine aykırı olacak şekilde reddedildiği, bu sebeple davacının istinaf talebi yönünden dosyanın HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince dairemiz kararına uygun karar vermek üzere ilk derece mahkemesine iadesine karar verilmiştir.

Davalı vekilinin katılma yolu ile istinaf talebine gelince ise; HMK 331/2.maddesine göre, görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde, yargılama giderlerine o mahkeme tarafından hükmedileceği, görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkemenin dosya üzerinden bu durumu tespit edip, davacıyı yargılama giderini ödemeye mahkum edeceğinin belirlendiği, davalı vekilinin istinaf talebinin yerinde olmadığından reddine karar verilerek, aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.

SONUÇ : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

Davacı vekilinin Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi`nin 01/11/2016 tarih, 2016/70 esas, 2016/85 karar sayılı ilamına yönelen istinaf başvurusunun esasa ilişkin sebepler incelenmeksizin KABULÜNE,

Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi`nin 01/11/2016 tarih, 2016/70 esas, 2016/85 karar sayılı ilamının KALDIRILMASINA,

Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden karar verilmek üzere MAHAL MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,

İstinaf peşin harcının talep halinde istinaf talebinde bulunan davacıya iadesine,

Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,

Kararın tebliği ile harç tahsil müzekkeresi yazılma işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,

Davalı vekilinin Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi`nin 01/11/2016 tarih, 2016/70 esas, 2016/85 karar sayılı ilamına yönelen istinaf başvurusunun yerinde olmadığından REDDİNE,

Alınması gereken 31,40 TL istinaf harcından peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 2,20 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,

Davalı tarafından yapılan istinaf masraflarının üzerinde bırakılmasına,

Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu; 6100 sayılı HMK`nun 353/1-a-4 maddeleri gereğince oy birliği ile, 03.04.2017 tarihinde kesin olarak karar verildi.