T.C. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu
E. 2006/2730
K. 2009/2012
T. 5.11.2009
• AVUKAT KİMLİĞİNİN KİMLİK TESPİTİNDE KULLANILACAK BELGELER ARASINDA YER ALMAMASI ( Karaparanın Aklanmasının Önlenmesine Dair Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelikte/İlgili Maddenin İptali Talebi - Davanın Danıştay 10. ve 8. Dairece Oluşturulacak Kurulda Karara Bağlanacağı )
• KARA PARANIN AKLANMASININ ÖLENMESİNE DAİR KANUNUN UYGULANMASINA İLİŞKİN YÖNETMELİK ( Kimlik Tespitinde Kullanılacak Belgelerde Avukatlık Kimliğine Yer Verilmemesi Nedeniyle İlgili Maddenin İptali Talebi - Davanın Danıştay 10. ve 8. Dairece Oluşturulacak Kurulda Karara Bağlanacağı )
• DAİRELER ARASI İŞ BÖLÜMÜ ( Karaparanın Aklanmasının Önlenmesine Dair Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelikte Kimlik Tespitinde Kullanılacak Belgelerde Avukatlık Kimliğine Yer Verilmemesi Nedeniyle İlgili Maddenin İptali Talebi - Davanın Danıştay 10. ve 8. Dairece Oluşturulacak Kurulda Karara Bağlanacağı )
1136/m.9
2575/m.32, 34
2577/m.49
4208/m.15
ÖZET : Karaparanın Aklanmasının Önlenmesine Dair 4208 sayılı Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 6/1. fıkrasının ( a ) bendinin son fıkrası ile Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı işleminin iptali istemiyle dava açılmıştır. Uyuşmazlık Türk uyruklu gerçek kişiler için kimlik tespitinde kullanılacak belgeler arasında avukat kimliklerine yer verilmemesinden kaynaklanmaktadır. Dava konusu uyuşmazlığın çözümünde uygulanacak mevzuat göz önünde bulundurulduğunda, davanın Danıştay Onuncu ve Sekizinci Dairelerinden oluşacak müşterek kurulca karara bağlanması gerekir.
İstemin Özeti : Danıştay Sekizinci Dairesi`nin 22.03.2006 günlü, E:2005/1614, K:2006/1140 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması davacı tarafından istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Danıştay Sekizinci Dairesi`nce verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi Gonca Temizhan`ın Düşüncesi: Temyiz isteminin kabulü ile Daire kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Ülkü Erbük`ün Düşüncesi: Danıştay dava dairelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu`nun 49. maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Danıştay Sekizinci Dairesince verilen kararın onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca dosya incelendi, gereği görüşüldü:
KARAR : Karaparanın Aklanmasının Önlenmesine Dair 4208 sayılı Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 6/1. fıkrasının ( a ) bendinin son fıkrası ile Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığının 17.2.2004 gün ve 746 sayılı işleminin iptali istemiyle açılan davada; Danıştay Sekizinci Dairesi`nce verilen ve davanın reddine ilişkin 22.03.2006 günlü, E:2005/1614, K:2006/1140 sayılı kararı, davacı temyiz etmekte ve bozulmasını istemektedir.
2575 sayılı Danıştay Kanunu`nun 32. maddesinin “e” fıkrasında, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları mevzuatına ilişkin davaların Danıştay Sekizinci Dairesince karara bağlanacağı, anılan Kanunun 34. maddesinde ise Türk parasının kıymetini koruma mevzuatından, Bankalar Kanunundan, Sermaye Piyasası Kanunundan doğan dava ve işler ile idare mahkemeleri arasında görev ve yetkiye ilişkin uyuşmazlıklarda ve bağlı davalarda merci tayinine ve vergi davalarına bakan dava daireleri hariç diğer dava dairelerinin görevi dışında kalan uyuşmazlıklara ilişkin dava ve işleri çözümlemekle Onuncu Dairesinin görevli olduğu hüküm altına alınmıştır.
Uyuşmazlık 1136 sayılı Avukatlık Kanunu`nun 9. maddesine 5043 sayılı Kanun`un 1. maddesi ile eklenen “... Avukat kimlikleri, tüm resmi ve özel kuruluşlar tarafından kabul edilecek resmi kimlik hükmündedir...” ibaresine rağmen dava konusu Karaparanın Aklanmasının Önlenmesine Dair Yönetmeliğin 6. maddesinin ( a ) bendinde, Türk uyruklu gerçek kişiler için kimlik tespitinde kullanılacak belgeler arasında avukat kimliklerine yer verilmemesinden kaynaklanmaktadır.
Bu itibarla dava konusu uyuşmazlığın çözümünde uygulanacak mevzuat göz önünde bulundurulduğunda, davanın Danıştay Onuncu ve Sekizinci Dairelerinden oluşacak müşterek kurulca karara bağlanması gerekmektedir.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle belirtilen husus dikkate alınarak bir karar verilmek üzere Danıştay Sekizinci Dairesinin 22.3.2006 günlü, E:2005/1614, K:2006/1140 sayılı kararının BOZULMASINA, dosyanın Dairesine gönderilmesine, 05.11.2009 gününde oybirliği ile karar verildi.