Loading...
02.08.2022

İhalenin Feshi

T.C. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi
E. 2012/8928
K. 2012/23517
T. 4.7.2012

ÖZET : Yapılan tebligatlardan borçlunun icra takip dosyası kapsamındaki bilinen en son adresinin icra mahkemesine bildirmiş olduğu adresi olması karşısında bu adrese Tebligat Kanununun 10. ve 35/son maddesine göre icra emri ve kıymet takdir raporu tebliğ edilmiş olması nedeniyle söz konusu tebligatlar usulüne uygun ise de, artık satış ilanının da bu adreste tebliğ edilmesi gerekirken, borçlunun daha önce bildirdiği ipotek resmi senedindeki adresine satış ilanı tebliğ edilmiş olduğundan satış ilanı tebliğ işlemi Tebligat Kanunun 10. maddesi gereğince usulsüzdür. Borçluya satış ilanının usulüne uygun tebliğ edilmemesi ise, başlı başına ihalenin feshi nedenidir.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;

Borçlu aleyhinde kredi sözleşmesi ve ipotek belgesine dayalı olarak yapılan ilamlı takip sonucunda 03.09.2010 tarihinde yapılan arttırmada gayrimenkul alacaklıya alacağa mahsuben ihale edilmiş, borçlu bu ihalenin yasaya aykırı olduğu iddiasıyla feshini talep etmiştir.

İcra dosyası incelendiğinde; borçlunun 02.08.2005 tarihli ipotek belgesinde beyan ettiği "Şaireşref Mah. Ö... Yapı Koop. C Blok No: ... Kırkağaç Manisa" adresine çıkarılan icra emri tebligatının taşındığından bahisle bila tebliğ iade edildiği, bilahare borçlu tarafından 04.11.2009 tarihinde, İzmir 5. İcra Mahkemesi`nin 2009/1608 esas sayılı dosyasında takibe karşı itiraz ve şikayetlerini ileri sürdüğü, dava dilekçesinde borçlunun "Şaireşref Mah. 70. Sk. No:... C/... Kırkağaç Manisa" adresini mahkemeye bildirilmiş olduğu, bu defa borçlunun mahkemeye bildirmiş olduğu iş bu adresine çıkarılan icra emri ve kıymet takdir raporu tebligatının taşındığından bahisle iade edilmesi üzerine, bu adrese Tebligat Kanunu’ nun 35. maddesine göre icra emri ve kıymet takdir raporunun tebliğ edildiği, satış aşamasında borçlunun ipotek belgesinde beyan ettiği "Şaireşref Mah. Ö... Yapı Koop. C Blok No: ... Kırkağaç Manisa" adresine çıkarılan satış ilanı tebligatının taşındığından bahisle bila tebliğ iade edilmesi üzerine bu adrese Tebligat Kanunu` nun 35. maddesine göre satış ilanının tebliğ edildiği görülmektedir.

Tebligat Kanunu`nun 35.maddesinde: "Daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, taraflar arasında yapılan, imzası resmi merciler önünde ikrar olunmuş sözleşmelerde belirtilen adresler ile kamu kurum ve kuruluşları ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına, ticaret sicillerine ve esnaf ve sanatkarlar sicillerine verilen en son adreslerdeki değişiklikler hakkında da bu madde hükümleri uygulanır" hükmü getirilmiştir.

Tebligat Kanunu`nun 10.maddesine göre de ; tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır.

Somut olayda, yapılan tebligatlardan borçlunun icra takip dosyası kapsamındaki bilinen en son adresinin icra mahkemesine bildirmiş olduğu adresi olması karşısında bu adrese Tebligat Kanunun 10. ve 35/son maddesine göre icra emri ve kıymet takdir raporu tebliğ edilmiş olması nedeniyle söz konusu tebligatlar usulüne uygun ise de, artık satış ilanının da bu adreste tebliğ edilmesi gerekirken, borçlunun daha önce bildirdiği ipotek resmi senedindeki adresine satıp ilanı tebliğ edilmiş olduğundan satış ilanı tebliğ işlemi Tebligat Kanunun 10. maddesi gereğince usulsüzdür.

İİK’nun 127. maddesine göre "ilanın bir sureti borçluya, alacaklıya ve taşınmazın tapu siciline kayıtlı bulunan alakadarların tapuda kayıtlı adresleri varsa bu adreslerine tebliğ olunur." Borçluya satış ilanının usulüne uygun tebliğ edilmemesi ise, başlı başına ihalenin feshi nedenidir.

Mahkemece açıklanan nedenlerle istemin kabulü ile ihalenin feshine karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine dair karar verilmesi isabetsizdir.

SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.`nın 366. ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, ilanını tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.