ÖZET : Dava, eser sözleşmesine aykırılık nedeniyle alacak istemine ilişkindir.Mahkemece, yargılama esnasında alınan bilirkişi raporu ile D. İş tespit dosyasında mevcut bilirkişi raporu arasında çelişki bulunmakta olup, raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi, belirlenen ayıpların açık ya da gizli ayıp olup olmadığı, olduğunun belirlenmesi halinde 818 S.K. 360 M. ayıplı eser nedeniyle iş sahibine tanınan haklar uyarınca niteliği konusunda rapor alınıp değerlendirilmek suretiyle davanın sonuçlandırılması gerekir. Ayrıca, dosyaya davalı vekili olarak cevap dilekçesi veren, daha sonra duruşmalara katılmayıp vekaletname sunmayan davalı vekili için vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru görülmemiştir.
DAVA : Dava dilekçesinde 7.550 TL alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili dilekçesinde; davacıya ait aracın, davalı tarafından 4.100 TL bedel karşılığı yapılan motor revizyonu sonrasında aracı teslim alan davacının evine gittiği sırada arızalandığı ve yolda kaldığı, araçtaki arızayla ilgili olarak 8. Sulh Hukuk Mahkemesi`nin 2009/664 D. İş dosyasıyla delil tespiti yaptırdığını, alınan bilirkişi raporunda malzeme ve işçilik bedelinin 13.347,81 TL alacağı ve arızanın davalının eylemi sonunda oluştuğunun tespit edildiğini belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla aracın motor revizyonu için yapılacak harcama tutarından 7.500 TL ve onarım süresi içindeki ulaşım gideri tutarı 50 TL olmak üzere toplam 7.550 TL`nin delil tespiti gideriyle birlikte tahsilini talep etmiştir.
Davalı cevabında, tespit tarihinde söz konusu aracın tamir edilmediğini, davacı sözleşmeyi belirledikten sonra alacak hakları da dahil tüm itiraz haklarını saklı tuttuklarını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bilirkişi raporlarının aksine ayıp ihbarının tanık beyanları dikkate alınarak süresinde yapıldığı kabul edilerek, araçtaki arızanın tüketici kullanımından kaynaklanmadığı verilen servis hizmetinin hatalı olduğundan kaynaklandığı gerekçe gösterilerek, 4.100 TL motor onarım ücreti ile 50 TL ulaşım gideri olmak üzere 4.150 TL`nin davalıdan tahsiline, fazlaya dair talebin reddine karar verilmiştir.
Hükmü davacı vekili temyiz etmektedir.
Ayıp ihbarının süresinde yapılmış olması durumunda B.K. 360. maddesine göre iş sahibinin, işi kabule icbar edilemeyecek derecede ayıplı olması halinde sözleşmeden dönme, ayıbın bu nitelikte bulunmaması halinde bedelin tenziliyle onarımın yapılmasını ya da masraflarını isteme şeklinde 3 seçimlik hakkı mevcuttur.
Mahkemece, yargılama esnasında alınan bilirkişi raporu ile D. İş tespit dosyasında mevcut bilirkişi raporu arasında çelişki bulunmakta olup, raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi, belirlenen ayıpların açık ya da gizli ayıp olup olmadığı, olduğunun belirlenmesi halinde B K.`nun 360. maddesi uyarınca niteliği konusunda rapor alınıp değerlendirilmek suretiyle davanın sonuçlandırılması gerekirken, yetersiz ve çelişki giderilmeden itibar edilen bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulması doğru değildir. Ayrıca, dosyaya davalı vekili olarak cevap dilekçesi veren, daha sonra duruşmalara katılmayıp vekaletname sunmayan davalı vekili için vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Bu itibarla yukarda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu sebeplerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, ve peşin alınan temyiz harcının istenmesi halinde temyiz edene iadesine, 26.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.